Readings

Syringa's bookshelf: read

Le livre du voyage
Prom Nights from Hell
The Collapse of Western Civilization: A View from the Future
Le Jeûne
Le petit guide de la cure de raisin
Le Libraire De Selinonte
Benedict Cumberbatch: The Biography
Exploration Fawcett: Journey to the Lost City of Z
Le vieux qui ne voulait pas fêter son anniversaire
Le tour du monde en 80 jours
Professeur Cherche élève Ayant Désir De Sauver Le Monde
Elif Gibi Sevmek
Hikâyem Paramparça
The Enchantress of Florence
Anglais BTS 1re & 2e années Active Business Culture
Réussir le commentaire grammatical de textes
Epreuve de traduction en anglais
Le commentaire littéraire anglais - Close Reading
Réussir l'épreuve de leçon au CAPES d'anglais - Sujets corrigés et commentés
Le pouvoir politique et sa représentation - Royaume-Uni, Etats-Unis


Syringa Smyrna's favorite books »

dimanche 19 août 2012

Serenad - Zülfü Livaneli


"Gelen her yabanciyla ilk karsilasma öncesi, genellikle kendimi hazirlardim. Bu ihtiyara da, yüzümde yapmacik bir gülümsemeyle digerlerine verdigim cevaplari verecektim: Cumhuriyet diyecektim, devrimler diyecektim, Türkiye'de kadinlarin seçme seçilme hakkini Avrupa'daki birçok ülkeden önce aldigini, üniversite hocalarinin yüzde kirkinin kadin oldugunu anlatacaktim. Bu ülkede yarim asirdan fazladir fes giyilmedigini, erkeklerin dört kadinla evlenmedigini, Türklerin Arap olmadigini, Istanbul'da çöller ve develer bulunmadigini, kisin soguktan herkesin kiçinin dondugunu ve bunlar gibi bir sürü cümleyi ardi ardina siralayacaktim. (...)
Bu arada bütün yasal haklara ragmen pek çok kadinin hâla dayak yedigi, kadin siginmaevlerinin dolup tastigi, doguda genç kizlarin aile meclisi karariyla idam edildigi gerçeklerini saklayacaktim elbette. Cunku bunlari konusmak milli gururuma dokunuyordu. Hem bütün bunlar gerçegin tümü degil, sadece bir parçasiydi.
Sik sik gelen yabanci konuklara bu açiklamalari yapmak, sonra "Grand Bazaar, Blue Mosque" turlari, deri ceket, elma çayi, mavi nazar boncugu ve Türk lokumu aliverislerine götürmek isimin en can alici noktasiydi. Is bulmanin kolay olmadigi bu dönemde, ister istemez bu aptalca sorulara cevaplar verilecek, yasli profesörlerin kur yapma girisimleri anlamazdan gelinerek basariyla savusturulacak, havaalaninda ugurlarken kirk yillik akraba gibi sarilip öpmelerine ve Türklerin konukseverligi söylevlerine katlanilacakti..."

"Ülkeleri disi ve erkek olarak ayirirdim ben. Mesela Iskandinav ülkeleri, Fransa, Italya, kadindi; Almanya, Ispanya, Amerika ise erkek..."

"Onlarin basina gelenleri anlatmaya karar verdim. Cünkü ancak hikâyesi anlatilan insanlar var oluyordu."

Serenad - Zülfü Livaneli

Aucun commentaire:

Enregistrer un commentaire